Arılar farklı farklı ağaçların özsularını tek bir yerde toplarlar. Bu birliğin içinde toplanmış olan özsular ‘ben şu ağacın özsuyuyum, ben bu ağacın demezler.
O halde, varlıktan gelen bütün yaratıklar da ondan geldikleri bilincini unutmuşlardır. Aslan, kaplan, kurt, domuz, kuş, sinek, sivrisinek hepsi de bu #Varlık ’tan gelmedir. Herşeyi var eden bu aynı kaynaktır, o gerçektir, o Atman ’dır/ Ruhtur,
o Sensin.
- Şimdi "Anlatacağım. Bana bir #Hint inciri getir."
- "İşte burada efendim."
- "Onu yar."
- "Yardım efendim."
- "Ne görüyorsun?"
- "Küçücük çekirdekleri var içinde."
- "Yar o çekirdeklerden birini."
- "Yardım efendim."
- "Şimdi ne görüyorsun?"
- "İçi boş efendim."
- "İşte o çekirdeğin içindeki senin göremediğin özden koskoca Hint inciri ağacı oluşuyor.
Bana inan, işte o incir çekirdeğindeki boşluk o öz ile doludur. Her şey varoluşunu o öze borçludur.
İşte gerçek budur. İşte o öz varlıktır.
Sen de O’sun."
- "Bana lütfen Atman'dan biraz daha söz eder misin?"
- "Peki.. Bu tuzu suya dök ve yarın bana getir." Çocuk denileni yaptı.
- "Tuz nerede?" diye sordu babası.
- "Göremiyorum".
- "İç bakalım nasıl tadı?".
- "Tuzlu".
- "Peki şuradan ya da buradan içersen?
- "Yine tuzlu. Her yanı tuzlu."
Babası dedi ki:
- "Tuzu görmesek de tuz her yerdedir. Aynı şekilde Atman da her yerdedir..
Onu görmesek bile o, her şeyin içindedir. Her şey varoluşunu o öze borçludur.
İşte gerçek budur. İşte o öz varlıktır.
Sen de O’sun."